May 8, 2025
3. Prova Günü

CANLI BLOG | 5 Mayıs: İlk prova ayrıntıları

CANLI BLOG | 5 Mayıs: İlk prova ayrıntıları

Herkese iyi haftalar! Bugün ikinci yarı finalin ilk yarısında yer alan ülkeler ilk provasını gerçekleştirecek. İlk prova saat 11.30’da (TSİ) Avustralya ile başlayıp saat 17.40’ta (TSİ) Litvanya ile sona erecek.

Gün boyunca provalar ile ilgili anlık bilgileri buradan takip edebilirsiniz. Ilk provalarda her ülkeye sahnede 30 dakikalık bir prova süresi veriliyor ve bu süre performansların birden fazla kez tekrarlanmasına olanak tanıyor.

Önceki yıllardan farklı olarak, bu yıl ilk provalardan video paylaşılmayacak. Bunun yerine, her performansa ait yalnızca üç fotoğraf ertesi gün paylaşılacak. İkinci provalarda ise, geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi performanslardan görüntüler Eurovision’un resmi YouTube kanalında yayınlanacak. Ayrıca fotoğraflar da paylaşılacak.

Bizi diğer sosyal medya hesaplarımızdan takip etmeyi unutmayın! Instagram’da yarından itibaren her gün saat 20.30’da canlı yayınlarla provaları değerlendiriyoruz ve paylaşımlarımıza devam ediyoruz. Twitter (x) sayfamızdan anlık güncellemeler yapıyoruz. Telegram kanalımıza da mutlaka uğrayın, sohbet bölümümüz de aktif! Ayrıca WhatsApp üzerinden de paylaşımlarımız olacak.

Avustralya

Performans, Go-Jo’nun hevesli bir satış temsilcisi olduğu retro bir bilgilendirme reklamıyla başlıyor. Go-Jo’nun bitmek bilmeyen enerjisi ve sürpriz yapma yeteneği sahneye de yansıyor. Sahneleme, ‘Milkshake Man’ klibinden ilham alıyor: cesur neon tonları, eğlenceli kostümler ve nostaljik bir hava.

Dönem olarak ağırlıkla 70’ler ve 80’ler öne çıkıyor. Evet, bir keytar solosu da var. Performansın ortasında, klipteki çılgın ve yaramaz enerjiyi yansıtan bir renk patlaması yaşanıyor.

Yani özetle bu performans tam bir eğlence şöleni ve gözler için bir ziyafet. Retro reklam havasını destekleyen çok tatlı grafikler var. Bunlar yalnızca televizyon izleyicileri tarafından görülebiliyor, ama arenadaki seyirci için de çok şey var. Go-Jo’nun 70’ler tarzı beyaz bir takımı var; kırmızı çizgili yakalı, kırmızı fularlı. İki dansçı da kırmızı beyaz çizgili elbiseler giyiyor. Ve “sweet sweet/yum yums” (tatlı tatlı/mımm mımm) kısmının ardından grafiklerin sahnenin her köşesini kapladığı ve her şeyin pembe neon lazer disko partisine dönüştüğü büyük bir final var. Ayrıca sahnede ortada yer alan, dondurma kamyonu olmasa da büyük ve eğlenceli bir dekor var.

Karadağ

Nina Zizic’in yüzündeki maske, ilk köprüden nakarata kadar kalıyor. Elbisesi artık çok daha etkileyici: devasa bir beyaz kuyruk ve başının üstünden dizlerinin altına kadar uzanan yapısal bir kumaş paneliyle, büyük bir dairesel çerçeve oluşturuyor. 2022’de Vladana’nın giydiği dairesel kiyafeti düşünün, ama daha büyük ve tamamen beyaz bir elbisenin ayrılmaz bir parçası olarak hayal edin. Nina’nın kırmızı ruju, görünümdeki tek renk detayı. Yan profilden çekilen bazı kamera açılarıyla adeta bir kuğu gibi görünüyor son derece dramatik!

LED ekran, beyaz ışık parçacıklarının birleşerek kıvrımlı şekiller oluşturduğu animasyonlarla süslenmiş. Şarkı boyunca giderek artan mavi ve beyaz ışık kullanımı da çok akıllıca tasarlanmış. Bu performans, Montesong’dakinden daha az durağan bu da daha büyük bir sahne sayesinde mümkün olmuş. Nina performansa sahnenin ortasında başlıyor, ardından büyük vokal finali için sahne çerçevesine doğru yürüyor. Performanstaki dramatik etkisini artırmak için sis kullanıyorlar.

Irlanda

Emmy’nin performansı ve kıyafeti, ulusal finaldekine kıyasla tamamen değişmiş. Gümüş renkli tulumunun yerini, pileli etekli metalik gümüş bir elbise, gümüş çizmeler ve kask benzeri bir başlık almış.

Performansa, sahnenin ortasında ay modülünü andıran parlak metal bir platformun üzerinde, spot ışığı altında başlıyor. Kardeşi Erland ise sahne seviyesinde, metalik gümüş bir gömlek ve kendine özgü yıldız şeklindeki gözlükleriyle klavye başında yer alıyor. Dört kadın dansçı, gümüş pantolonlar ve siyah/gümüş yeleklerle her nakaratta oldukça kusursuz bir koreografi sergiliyor.

İrlanda ulusal finalinde gördüğümüz enerji ve hava korunmuş, ancak sahneleme çok daha hassas ve profesyonel hale getirilmiş. En büyük fark, neon ışıklar ve LED duvarların yarattığı görsel etki. Artık havada süzülen kemikler yok; onların yerine neon gezegenler ve her “bam bam” bölümünde animasyonlu yürüyen uzay kedileri var. Nakarat sırasında ana LED ekranda, yıldızlardan oluşan Laika adlı köpeğin bir takımyıldız şeklinde belirdiğini görüyoruz. Ağlayan biz değiliz, sizsiniz…

Performansın sonunda ise gökyüzünü şenlendiren havai fişeklerle adeta bir görsel şölen yaşanıyor.

Letonya

Tautumeitas, Supernova’daki eterik perdeyi Eurovision sahnesinde de kullanıyor. Aslında tüm koreografi, Supernova’dakiyle neredeyse birebir aynı. Aydınlatma kesinlikle daha dramatik ve etkileyici, bir noktada LED duvar sayesinde gruba kuyruklar veriliyor ve bu onları hayvan gibi gösteriyor; bu efekti yaratmak için sahnede tam doğru yerde olmaları gerekiyor. Nitekim öyleler ve bu çok etkileyici duruyor.

Kostümler de değişmiş Supernova’daki uçuşan elbiseler yerine, Tautumeitas üyeleri altın rengi, üzerlerinde dal ve yüzgeç desenleri olan tek tip tulumlar giymişler. Ayrıca şarkı boyunca renk değiştiren, ışıklı altın başlıklar takıyorlar.

Ermenistan

PARG, Depi Evratesil’de gördüğümüz sahne düzeninden tamamen farklı bir konsept getirmiş. İlk dikkat çeken şey, lego ışıklarının kullanımı bunların yarısı, baş hizasının biraz üzerinde olacak şekilde indirilmiş, diğer yarısı ise sekiz feet yukarıda. Işıklar, bas hattına senkronize bir şekilde yanıp sönerken, sahnede çok karanlık ve endüstriyel bir etki yaratıyorlar. Depi Evratesil’de gördüğümüz kaya yapısından tamamen farklı.

PARG, performansına ışık düzeninin iki yarısı arasındaki boşlukta, tıpkı bir tüneldeymiş gibi spot ışıklarıyla aydınlatılmış olarak başlıyor. Performansın çoğu, çerçeveli sahnenin ortasında bir koşu bandında gerçekleşiyor. Koşu bandı koreografisi karmaşık, ancak PARG’ın prova stüdyosunda çok yoğun çalıştığı belli ve bütün konsept, şarkının hızı ve enerjisiyle gerçekten uyumlu.

Bir diğer büyük değişiklik ise PARG’ın kostümü; tek omuzlu zırh artık yok, yerine siyah bir yelek ve metal detaylı siyah deri pantolon tercih etmiş. Büyük notanın sonunda, lego ışıkları yükseliyor. Performansta alevler var, sonra koşu bandı yanıyormuş gibi duman çıkartıyor.

Avusturya

JJ’nin sahnelemesi, tamamen siyah beyaz olarak yayınlanacak şekilde tasarlanmış ve bu da büyük bir teknik zorluk yaratmış olmalı. Bu tercih, ışıkların tamamen ışık ve gölge oyunlarıyla atmosfer oluşturmasına dayanıyor; ışık seviyeleri, şarkının temposu ve dramatik yapısıyla uyumlu şekilde artıp azalıyor.

Ana dekor, paketleme kutularından yapılmış gibi görünen basit bir tekne; içinde ahşap bir direk ve beyaz bir yelken bulunuyor. JJ, performans boyunca bu teknenin içinde yer alıyor ve ikinci koro başladığında fırtına koparken direğe sıkı sıkıya tutunuyor. Zekice kurgulanmış kamera açıları ve son seviyeye çıkarılmış rüzgar makinesi sayesinde, tekne sahnede savruluyormuş gibi bir etki yaratılıyor. JJ, rüzgarla savruluyormuşçasına bir koreografi sergiliyor; bu, neredeyse çağdaş dans hissi uyandırıyor. Şarkının sonundaki drum ‘n’ bass bölümünde tempo yükseldikçe fırtına da şiddetleniyor: LED ekranda yükselen dalgalar ve kararan fırtına bulutları, dönen kamera hareketleri, çakan strobe ışıklarıyla birleşiyor. JJ ise tekneye zor tutunuyor ama bir an bile notayı şaşırmıyor.

Tam sonunda, üstten bir kamera çekimi, teknenin LED zeminine bir girdaba çekiliyormuş gibi görünmesini sağlarken, ana LED duvarda karanlıkta bir umut ışığı gibi dev bir deniz feneri beliriyor ve her şey sakinleşiyor.

Yunanistan

Yunanistan delegasyonu performansı şöyle özetledi:

“Klavdia, Eurovision sahnesindeki performansına bir iskelede durarak başlıyor. Kayaya doğru yaptığı hareket, her bireyin Işık’a ulaşmak için çıktığı ateşli yolculuğu simgeliyor.

Sahnedeki ikinci bir kişinin varlığı ve dekorun hareketi, ‘Asteromáta’ şarkısının temel mesajı olan ayrılık temasını yansıtıyor.”

Sezonun ilk kayası da böylece ana dekor olarak sahnede yerini alıyor. Klavdia, sessiz geçen ilk kıta boyunca iskelede yürüdükten sonra şarkının geri kalanını bu kayanın üstünde söylüyor. İkinci kıtada ona bir kadın dansçı eşlik ediyor, ancak iskelede birbirlerinden uzaklaşıyorlar ve Klavdia kayanın üzerinde yalnız kalıyor. Klavdia’nın üzerindeki uzun, vücuda oturan elbise küçük mücevherlerle parlıyor. Işıklandırmaya göre elbise siyah ya da çok koyu lacivert gibi görünüyor.

Performansta etkileyici kamera çalışmaları da mevcut; yukarıdan çekilen görüntüler iskeleyi su üzerindeymiş gibi gösteriyor, ardından bu görüntüler yanan ağaçlar ve LED duvarda yayılan volkanik manzaralarla dramatik şekilde değişiyor. Işık ve grafik efektleri büyüleyici. Klavdia’nın bir anda kolunu kaldırmasıyla mavi ışıklar tüm sahnede dalgalanıyor. Vokalleri arenayı yerinden oynatıyor; performansın sonunda ise dün Arnavutluk’taki gibi lego ışıklar inerek katmanlı bir sahne efekti yaratıyor.

Litvanya

Eurovizija’daki kazanan performanslarını sevenler, sahnelemenin büyük ölçüde değişmediğini duyunca çok mutlu olacak. Mavi kıyafetler, kasvetli manzara, patlayan ev ve finaldeki uçan kayalar gibi unsurlar neredeyse aynı şekilde korunmuş. Ancak grafikler çok daha büyük bir ölçekte sunuluyor, LED zemin dahil olmak üzere, bu da sahneyi daha etkileyici ve içine çeken bir hale getiriyor.

Performans sırasında sanatçılar, ulusal finaldekinden biraz daha dağınık konumlanmış. Değişen şey ise ışıklandırma ve ek efektlerin kattığı atmosfer. Basel sahnesinde ışık ve gölgeyle daha fazla oynama imkânı bulmuşlar. Lukas’ın yüzünün yarısının gölgede kaldığı çok hoş bir yakın plan sahne var. Öne geldiğinde ise, farklı kamera açılarıyla rüzgar makinesine karşı savaşıyor, performansın bazı bölümleri daha hafif, bazı bölümleri ise daha karanlık ve atmosferik hissettiriyor. Finalde, lego ışıklar inerek stroboskoplarla birlikte TAVOS anı için bir çift kanat gibi bir görüntü oluşturuyor ve şarkı beyaz bir ışık patlamasıyla sona eriyor.